Düşünen Eğitim Sistemi
Geçenlerde bir Twitter paylaşımı gördüm. Bir öğretmen arkadaşımızın serzenişini içeriyordu. Serzeniş sebebi de şu; öğrencilere düşünmeyi unutturduk.
Bu konuda bir çok makale bulabilirsiniz, özellikle sosyal medya dünyasında da eğitimcilerin hesaplarında bir çok paylaşımla karşı karşıya kalabilirsiniz. Sebep olarak eğitim sistemimiz merkeze alınarak türlü fikirler sizin dahi aklınıza geliyordur.
Önce paylaşımın ekran görüntüsünü sizinle paylaşayım, benim de bir kaç söyleyeceğim söz var.
Bir açıdan bakarsanız hocamın yorumu doğrudur. Sorgusuz, sualsiz cevap veriyorlarsa düşünmemişlerdir muhtemelen. Burada öğrenciye 1 suç bulacaksak kendimize kaç birim alacağız?
Eğitim sistemimimiz şöyle kötü, böyle demode, amanin şöyle berbat diyoruz da arkadaş eğitim sisteminin en büyük neferleri kim acaba? Kimden müteşekkil bir sistem bu?
Şimdi bir de yukarıdaki soruya farklı bir bakış açısıyla yaklaşan başka bir meslektaşımızın bu paylaşıma cevaben yazdığı yoruma bakalım.
Merhaba; müsadenizle farklı bakış açısında yorum yapacağım;
Düşünüyorum, cevap a şıkkı 3 olamaz çünkü 3 yaşında ehliyet almak mümkün değil.
D şıkkı da olamaz 300 yaşında insan yok dünyada.
Geriye B yada C Şıkkı kalıyor,
B şıkkı 20 olması da mümkün değil çünkü otobüs kullanmak için E ehliyeti gerekiyor ve 22 yaşından önce bu ehliyeti almak kanunen mümkün değil.
Demekki cevap C şıkkı 40 oluyor. Başka seçenek kalmadı çünkü 🙂
Öğrencileriniz düşünmüş te olabilirler, haksızlık yapmayın lütfen. 🙂
Peki bu da doğru değil mi? Doğru.
O zaman bu eğitim sisteminin değişmez saha elemanları olarak önce kendi bakış açımızdan başlayarak tüm geleceği etkileyen bir akım başlatamaz mıyız? Başlatırız.
Bu bir amiyane tabirle “gaz” verme cümlesi değil, “inanç” cümlesidir.
Boşa dememişler, inanmak başarmanın yarısıdır diye. Bunu sevgili öğrencilerinize uygulayarak göstermek ister misiniz?