Öğretmen Uygulamaları

Hatırlanmak

Hatırlanmak

Hüseyin uzun zamandır planladığı şeyi nihayet yapacaktı. Mezun olduğu liseyi ziyaret edecek ve çok sevdiği öğretmenlerini yıllar sonra tekrar görecekti.

Tabii hâlâ okuldalarsa…

Yol boyu okul hatıralarını düşündü. Sınav öncesi telaşlarını, nisan ayında bahçeye inen cıvıltıyı, mezuniyet törenindeki hafif nemli hüznü… Her şeyi ayrıntılarıyla hatırlamaya çalışıyordu. Okulunu tekrar göreceği için içini büyük bir sevinç kapladı.

Minibüsten inip hızlı adımlarla okula doğru yürüdü. Ön kapıya yaklaşırken heyecanı iyice artmıştı.

Ve okul bahçesi… Büyüyen ağaçları hesaba katmazsa değişen pek bir şey yok gibiydi.

Tam okula girecekken kapının arkasında matematik öğretmenini gördü. Cumhur Hoca. Saçları biraz kırlaşmış gibi geldi. Neşeli bir şekilde kıvırcık saçlı bir çocukla konuşuyordu. Kapıyı açmadan bekledi Hüseyin. Biraz sonra Cumhur hoca kıvırcık saçlı çocuğun sırtını sıvazlayıp kapıyı açtı ve yüz yüze geldiler.

- Merhaba hocam.

- Merhaba!

Cumhur Hoca kendisini tanımamıştı.

- Hocam ben Hüseyin… Hüseyin Bozdağ.

Cumhur Hoca gözlerini yukarı doğru dikip düşündü. Çıkaramadı.

- İki yıl dersimize girmiştiniz hocam.

Cumhur Hocanın telefonu çaldı. Bir şey demeden telefonunu açıp konuşmaya başladı. Hüseyin rahat konuşsun diye biraz uzaklaştı. Neşesi kaybolmuştu.

Cumhur Hoca telefonu kapatıp Hüseyin’in yanına geldi.

- Hüseyin dedin değil mi? Ne zaman mezun oldun sen?

- 8 yıl oldu hocam.

- Çok iyi. Şimdi neler yapıyorsun?

- İşte üniversiteyi falan bitirdik. Bir reklam ajansında çalışıyorum.

- Çok iyi. Okulu ziyarete geldin ha! Çok iyi olmuş.

Cumhur Hoca hâlâ hatırlamamıştı.

- Yiğitlerin sınıfındaydım hocam ben. Yiğit Öztürk.

Cumhur Hocanın yüzüne birden bir aydınlanma geldi.

- Vay, şimdi hatırladım. Görüşüyor musun Yiğit’le?

- Ben tam Yiğit’in önünde oturuyordum hocam. Erkan’la birlikte…

- Anladım. Yiğit’le görüşüyor musunuz peki?

- Yok hocam, birkaç kez görüştük ama yıllardır onunla da görüşmüyorum.

- Tamam, görüşürsen çok selam söyle. Haydi, kendine iyi bak.

Cumhur Hoca yürüyüp gitti. Hüseyin okula girecek gibi oldu. Sonra vazgeçip bahçeden çıktı ve eve gitmek üzere minibüs durağına doğru yürümeye başladı.

Biraz bekledikten sonra minibüse bindi. Yüzünü minibüsün çamurlu camına yaslayıp her hafta disipline giden sınıfın en yaramaz öğrencisi Yiğit’i düşündü.

Türk eğitim sisteminde hatırlanmak için ya en çalışkan, ya da en yaramaz olmak gerekiyordu...

Salih Uyan

Salih Uyan

Eğitimci, Yazar, Eğitim Yöneticisi

Eğitim alanında derin bilgi birikimine sahip, kitaplarıyla ilham veren, gazetede köşe yazıları yazan ve eğitim süreçlerini başarıyla yöneten deneyimli bir eğitimci, yazar ve eğitim yöneticisi.

Yorumlar

Bu hikaye, geçmişe duyulan özlemi ve anıların canlılığını çok güzel bir şekilde anlatıyor. Mezun olduktan sonra eski okulu ziyaret etmek her zaman duygusaldır, ancak unutulmak üzücü olabilir. Yine de, eski öğretmenlerle yeniden bağlantı kurmanın ve anılar paylaşmanın değerli olduğunu unutmamak önemlidir.

Nisa İşbilir


Hikayedeki Hüseyin'in deneyimi, eski zamanları hatırlama ve bağlantıları yeniden kurma arzusunu yansıtıyor. Yıllar geçtikçe, yüzler ve isimler değişebilir ancak paylaşılan anıların gücü kalıcıdır. Öğretmeninin onu ilk başta tanımaması hayal kırıklığı yaratsa da, eski sınıf arkadaşlarından bahsedildiğinde anında bir ışık çakması, zamanın önemini ve dayanıklılığını vurguluyor.

Şafak Yılmaz


Bir yorum yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır. Zorunlu alanlar * ile işaretlenmiştir. Gerekli özen gösterilmeden yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.

Öğretmen Uygulamaları Kategorisinde Son Yazılar

Gelecek Eğitimde Derneği

Gelecek Eğitimde Derneği, 26 Mayıs 2014’te eğitime gönül vermiş öğretmenler tarafından kuruldu. Amacımız, öğretmenlerin eğitim bilimleri ve teknolojilerdeki yenilikleri takip etmelerini sağlamak ve onlara güvenilir bir bilgi kaynağı sunmak. Eğitimle ilgili öğrendiğimiz her şeyi eğitim sevdalısı herkesle paylaşarak, birlikte daha iyi bir gelecek inşa etmek istiyoruz.