Warning: count(): Parameter must be an array or an object that implements Countable in /var/www/vhosts/gelecekegitimde.com/httpdocs/wp-includes/post-template.php on line 284
Dunning-Kruger Sendromu Yaşamayan İnsanların 13 Özelliği | Gelecek Eğitimde Platformu
Kategoriler: Eğitim.Mehmet Salih Uyan

Dunning-Kruger Sendromu Yaşamayan İnsanların 13 Özelliği

Üniversitede okurken hiç çalışmadığım ve anlamadığım derslerin sınavlarına acayip rahat girerdim. Sıfır stres yani…

Ama iyi olduğumu düşündüğüm ve çalıştığım sınavlara girerken stres seviyem tavan yapardı.

Bugünlerde sıkça duyduğumuz “Dunning Kruger sendromu” işte bu durumu anlatıyor. “Özgüven zehirlenmesi” olarak da tarif edilen bu teorinin temelinde şu cümle var;

“Cehalet, insanın kendine olan güvenini artırır.”

İnternette bu sendroma sahip insanların özellikleri bol bol anlatılmış zaten. Ben de bu sendromu yaşamayan insanların özelliklerini yazdım.

Dunning-Kruger Sendromu Yaşamayan İnsanların 13 Özelliği

1 – Bir çalışanı gelip onunla bir fikrini veya projesini paylaştığında, “Biz zaten bunların hepsini düşündük. Sen işine yoğunlaş!” türünden cümleler kurmaz. Yani personele “heyecanlı sünnet çocuğu” muamelesi yapmaz. Gerçekten daha önceden düşünmüş olsa bile bunu daha usturuplu bir şekilde ifade eder.

2 – Matematikten sanat tarihine, politikadan biyomedikale kadar her alana el atmaya çalışmaz. Bir insanın her alanda ve her konuda bilgi sahibi olamayacağını bilir. “Bilmiyorum,” demekten korkmaz. En korktuğu şey bildikleriyle kibirlenmektir.

3 Hakkında hiç fikri olmayan durumlarda bile konuya hâkimmiş pozu vermez. Her konuda hazırlıklıymış numarası yapan insanların, bazı karelerde ne kadar komik durduğunu bildiği için akıllı davranır. Şaşırmaktan gocunmaz.

4 – Ast-üst ilişkilerinde karakterli davranır. Üstüne aşırı saygı gösterirken, altına evcil hayvan muamelesi yapmaz. İş yerinden çıktıkları anda herkesin eşit olduğunu benimsemiştir. Ast-üst ilişkisinin sadece yaptıkları işle ilgili olduğunu aklından çıkarmaz. Ofisle sınırlı bir itibarı kökünden reddeder.

5 – Bazı işleri yapıp yapamayacağından emin olamaz ve bunu söylemekten çekinmez. Her türlü işi yapabilen bir insan evladı olamayacağı için, altından kalkamayacağı bir iş olduğunda sıkıntı yapmaz. “Bu iş benim boyumu aşıyor,” derken utanç duymaz. Özgüven tacirlerine aldanıp her işe atlamaz.

6 – “Başarısız olmaya tahammülü yoktur,” cümlesine tahammülü yoktur. Çünkü başarısız olmak her an ihtimal dâhilindedir. Her işte başarılı olduğunu iddia eden insanlara şüpheyle yaklaşır. Hatta hiç yaklaşmaz.

7 – Sürekli çevresindeki insanların zaaflarını kaydedip, büyük bir heyecanla bunları kullanacağı günü beklemez. İnsanlarla ilgili slogan cümleler üretip itibar zedeleme çalışmaları yapmaz.

8 – Her zaman net fikirlere sahip olmak gibi bir ihtiyacı yoktur. Bazen karar vermekte zorlanır, bazen yanlış kararlar verebilir. “Kafası karışık olmak iyidir. Asıl tehlikeli olan, kafası ortaya karışık olan insandır,” sözünü sever.

9 – Çok film seyretmediği halde sinema eleştirmeni, çok kitap okumadığı halde kitap kurdu havalarına girmez. Tıpkı fiziksel özellikler gibi, hayat tarzının da insanın üzerinde bir şekilde gözüktüğünü bilir. 140 kiloluk bir adamın; “20 yıldır günde 2 saat spor yapıyorum,” demesiyle, hayatında Türk filmi dışında film seyretmeyen bir adamın Bağımsız Filmler Festivaline kombine bilet alması arasında fark olmadığını bilir.

10 – İktidar ilişkilerine çok dikkat etmez. İnsanlara verdiği değer, paradan ve mevkiden bağımsızdır. Rakım kaç olursa olsun, insani ilişkilerini deniz seviyesinde yaşar.

11 – Devamlı çevresindeki insanların açıklarını arayanların, en çok açığı olan adamlar olduğunun farkındadır. Bu yüzden birilerinde açık aramaya başladığında, hemen bundan vazgeçip kendi açıklarına yoğunlaşır. Sürekli açık arayanların ilk fırsatta açığa alınacağını bilir.

12 – Küçük işleri hallederken büyük gürültü çıkarmaz. Astlarına iş tarif ederken, aracını park eden birisine yardım ediyormuş gibi bağırmaz.

13 – Okuduğu her özlü sözde, seyrettiği her filmde kendisini hatırlamaz. Düşünce dünyasının baş aktörü kendisi değildir. Mesela bu yazıyı okurken, olumlu cümlelerde, “Vay be, aynı ben” tribine girmez. Veya Bertrand Russell’ın;Dünyanın en büyük problemi, akılsız kişilerin kendilerinden son derece emin olması, buna karşılık zeki insanların sürekli şüpheler içinde olmasıdır!” sözünü okuyunca hemen kendisini cümlenin ikinci kısmına yerleştirmez. Hiç kendinden şüphe duymadan, emin bir şekilde böyle yaparsa, zaten otomatik olarak cümlenin birinci kısmına yerleşeceğini bilir.

Salih Uyan

Yorum kapalı.

Son Paylaşımlar

  • Eğitim.
  • Etkinlikler
  • Gelecek Eğitimde
  • Slider

4. Okul Öncesi Eğitim Zirvesi’ne Başvurular Başladı

Değerli Okul Öncesi Eğitim Gönüllüsü, Bu yıl dördüncüsünü yapacağımız Okul Öncesi Eğitim Zirvesi'ni 25-26 Eylül 2021 tarihlerinde online olarak düzenleyeceğimizi…

3 sene önce
  • Eğitim.
  • Gelecek.
  • Slider
  • Uzaktan Eğitim
  • Yenilik.

Google Meet’e Gelecek Yenilikler

Okullar önümüzdeki dönem başlarken, nerede olursa olsun öğretme ve öğrenmeyi desteklemek için Meet ve Classroom'a getirdiğimiz birçok yeni özelliği paylaşmaktan…

4 sene önce
  • Eğitim.
  • Slider
  • Yenilik.

Antalya’da Doğa ile İç İçe, Organik Bir Anaokulu

Her ne kadar güncel olmasa da Covid-19'un oluşturduğu tehlikeden dolayı insanların doğayla daha iç içe olması sebebiyle bu haberi sizlerle…

4 sene önce
  • Eğitim.
  • Gelecek Eğitimde
  • Slider

Öğretmenlik, İnce Düşünmeyi de Gerektirir

Adam 48 yıl önceki ilkokul öğretmenini parkta görünce, utanarak yanına yaklaşıp "hocam beni tanıdınız mı?" dedi. İhtiyar öğretmen: - Hayır…

4 sene önce
  • Doğan Ceylan
  • Eğitim.
  • Slider
  • Uzaktan Eğitim

MEB Uzaktan Eğitimi Nasıl Etkili Kılar?

MEB 23 Mart itibariyle ilkokul, ortaokul ve lise düzeyinde uzaktan eğitimi başlattı. Eğitimler EBA tv üzerinden öğretmenlerin anlattığı derslerle yapılıyor.…

4 sene önce
  • Eğitim.
  • Gelecek.
  • Slider

Prof.Dr. Erhan Erkut hocadan; Mezuna Kalmak mı Kalmamak mı?

Ben ortaöğretimimi alırken “sınıfta kalmak” vardı. Hatta bizim sınıfın önemli bir bölümü bir veya iki yıl sonra mezun olabilmişti. Sonra…

4 sene önce

Bu web sitesi cookie kullanır.