Kıymetli Anne Babalar,
İnternet ve bilgisayar uzun yıllardan beri hayatımızda yer alıyor. Yakın tarihte teknolojinin hızlı gelişmesi ile bunlara tablet ve akıllı telefonlar da eklendi. Bu nesneler gün geçtikçe hayatımızın büyük bir alanını ele geçirmeye başladı. İşlerimizi kolaylaştırdıkları gibi buna engel de olabilmekteler. Bazı iş yerleri eleman arıyorken ‘‘akıllı telefon kullanmayan’’, ‘‘sosyal medya hesabı olmayan’’ vb. şartlar isteyebiliyor. Hatta bazı kurumlar çalışma ortamında telefon kullanımını yasaklayabiliyor. Sadece iş hayatında değil ülkemizde ve yurt dışındaki pek çok okulda ders saatleri içinde telefon kullanımı yasaklanmış durumda.
Akıllı cihazların gelişmesi ile birlikte ilk olarak 2004 yılında Facebook ile birlikte tanıştığımız “Sosyal Medya”, artık sosyalleşmenin de ötesine geçti. Twitter, Instagram, Snapchat, Youtube gibi farklı platformlar sayesinde arkadaşlarınızla iletişime geçebildiğiniz gibi bilmediğiniz bir konuda bilgi edinebilir, Türkiye ve dünyadaki gelişmelerden anında haberdar olabilirsiniz.
Ekranlardan sürekli bir şeyler geçmekte ve bunlar zamanımızı almaktadır. Veri akışı ve görselin gözlerimizin önünden çok hızlı akıp geçişi, algılarımızı da değiştirdi. Sosyal medyada fazla zaman geçiren kişilerin algı ve dikkat süreleri de kısalmış durumda. Bu aynı zamanda zekâ gelişimine ve hafızaya olumsuz tesir ediyor. Öğrencilerin derslerine daha az vakit ayırmasına veya derslere karşı ilgisiz kalmasına neden oluyor.
Akşam geç saatlere kadar oyun oynayan çocuklar, şiddet ögelerine maruz kalmakta sonrasında ise saldırgan davranışlar sergilemektedirler. Aynı zamanda uykusuz kalmaları nedeniyle melatonin hormonun az salgılanması uyku bozukluğunu ortaya çıkarmakta, ruhsal durumlarını olumsuz etkilemekte ve akademik başarılarının da gerilemesine neden olmaktadır. Dijital aletlerin gelişmesi ile birlikte hayatımızın kolaylaştığı, teknolojik cihazların bize ciddi anlamda destek olduğunu inkâr edemeyiz. Fakat dijital dünyanın ölçüsüz ve aşırı kullanımı sadece çocuklara değil yetişkinlere de zarar vermektedir.
Ortaya çıkabilecek olumsuz etkilerden korunabilmek için birlikte bazı kararlar alabilmeli ve ortak hareket etmeliyiz. Akıllı telefon ve sosyal medya kullanımını kısıtlamalı, aile içi sosyal aktivitelere daha fazla zaman ayırmalıyız. Hele sınava hazırlanan öğrenciler için akıllı nesnelerden ve sosyal medyadan olabildiğince uzak kalmalarını tavsiye ediyoruz.
Muammer Taşdelen
Psikolog